8 Ekim 2006

Boş ver dünyayı, keyfine bak!

Cumhuriyet 08.10.2006
AHMET ARPAD
STUTTGART

Hoplayıp zıplıyorlar. Eller havada. Dans ediyorlar, masaların üzerinde. Şarkılar bağıra çağıra. Kimse yerinde duramıyor. Kadını erkeği, yaşlısı genci. Sahnede yirmi kişilik orkestra bütün gücüyle üflüyor trompetlere. Şarkıcı kadın gırtlağını yırtıyor. Günümüzün tanınmış bütün şarkıları, ünlü panayır melodileri. Dans edenler hep bir ağızdan katılıyor sahnedeki hoplayan zıplayan güzel sarışına. Garsonlar zor yetiştiriyor masalara bira. Litrelik kadehler havalarda. Sahneden az ötede başka bir masa. Orada da insanlar coşkuyla ayağa fırlamış. Japonlar.. ellerinde fotoğraf makineleri danslara uymaya, şarkılara eşlik etmeye çalıyorlar. Onların da masaları dizi dizi bira kadehi dolu. Ülkelerinde yapamadıklarını burada yapıyorlar gibi. Yan masadan sokulan yaşlıca kadın Japonlardan birini yakaladığı gibi hızlı bir dansa başlıyor. Döne döne. Ötekiler çevrelerini sarıyor. Flaşlar patlıyor. Dev çadır ayakta, oturan çok az. Kırmızı tişörtlü, mavi blucinli on sarışın İngiliz güzeli de. Başlarında gri keçeden sivri şapkalar. Onlar Japonlardan daha neşeli, daha oynak, daha kıvrak. Kimi çapkın Alman genci çoktan sokulmuş adanın güzellerine... Stuttgart'ta bira bayramı sürüp gidiyor. Münih'teki şenlikten sonra Avrupa'daki en büyük bira bayramı. Tam bir panayır havasında. Kral I. Wilhelm 'in 28 Eylül 1818'deki 36. doğum günü nedeniyle başlayan bu şenlik sürekli büyüyerek günümüze gelmiş. Hep aynı alanda yapılıyor. Neckar ırmağının kıyısındaki büyük çayırlıkta. Kral bundan 188 yıl önceki doğum günü eğlentisine 30 bin insanı davet etmiş. Orkestralar, şarkıcılar, hokkabazlar, dönme dolaplar, atlıkarıncalar, komedyenler de çağırmış. Çadırlar kurdurtmuş, her gelene kızartılmış tavuk, kadeh kadeh bira sunmuş. Orkestra ara veriyor. Dans edenler yerlerine oturuyor. Soğuk biralarına uzanıyorlar. Şakalaşıp konuşmaya başlıyorlar. Biz de karşımızdaki yaşlı çiftle az önce kadeh tokuşturmuştuk. Neşesi yerinde adam konuşmaya başlıyor. Anlatıyor, anlatıyor. Her yıl gelirlermiş Stuttgart'a bira bayramı haftalarında. Güney Afrika'da yaşayan bir Alman. Yetmiş beş yaşına basmış geçenlerde. Karaormanlar doğumlu. Soyadı da Türk! ''Bizim yaşadığımız kasabada adı Türk olan çok aile var'' diyor. ''Fakat Türk filan değiliz, dedelerimiz arasında da yok.'' Soyağacı iki yüz yıl geriye gidiyormuş. Daha eskisi bilinmiyor. Müzik yine başlıyor. Saçları kızıla boyalı eşi ayağa fırlıyor. Tek başına dans ediyor. Dışarıda güneş batmak üzere. Yazdan kalma bir gün. İnsanlar akın akın geliyor akşam yemeğine panayıra. Rengârenk ışıklar yanmış. Dönme dolaplar, atlıkarıncalar, salıncaklar, çarpışan otomobiller çocukluğumu anımsatıyor. Onlar hep var, aradan bu kadar yıl geçse de. Panayırlar ne kadar büyürse büyüsün, zamana ayak uyduruyor, ne kadar modernleşirse modernleşsin dönme dolaplar hep dönüyor, çarpışan otomobiller hep çarpışıyor... Tombalacıların, baloncuların önü kalabalık. Kıyıntı büfelerinin önünde kuyruklar. İnsan nereye bakacağını şaşırıyor. Stuttgart bira bayramına bu yıl 3.5 milyon insan bekleniyor. Ülkede işsizlik almış başını yürümüş, geçim zorlaşmış, para kıtlaşmış, bir gün için de olsa bu sorunlar insanların umurunda değil. Her şeyi unutmak için akıyorlar panayır yerine. Boş veriyorlar dünyaya! Çıkışa doğru yürüyoruz. Renkli giysiler içinde bir adam saksofon çalıyor, nostaljik melodiler. Omzuna oturmuş alacalı bulacalı bir papağan, sabırla onu dinliyor.
 
www.ahmet-arpad.de

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder