19 Şubat 2006

Hocaefendi artık rüyalarıma giriyor!

Cumhuriyet 19.02.2006
AHMET ARPAD
STUTTGART

Bizler Hocaefendi'nin Almanya'daki adamlarıyız. On yıl önce küçükten küçükten başlamıştık işe. Zamanla iyice palazlandık. Almanları ''zararsız'' Müslüman olduğumuza inandırdığımız için de hiçbir engelle karşılaşmadık, hep emin adımlarla ilerledik ve bugünkü güçlü konumumuza ulaştık. Tabii bize karşı çıkanlar olmadı değil. Hele ilk yıllarda buradaki kimi ''laik'' Türkler belediyelerin ve politikacıların dikkatini bize çekmeye uğraşıp durdu. Fakat Almanların bütün işi gücü ''radikal'' Müslümanlarla olduğundan biz boş ve rahat bir ortam bulduk. Kendimizi iyi pazarladığımızı da unutmamak gerek. 90'lı yılların ortasında Türkiye'den gönderdikleri Halil Hoca'nın önce Stuttgart'ta, sonra da Ruhr havzasında attığı tohumlar kısa sürede yeşerdi. Bu başarılı hocayı Almanya'dan sonra İspanya ve İsviçre'ye de yolladılar. Bizler artık Almanya'da tek başımıza güçleniyor, güneyden kuzeye gitgide daha çok dershane ve özel okul açıyoruz. Örgütlenme hep aynı şekilde oluyor. Burada okuyan ya da okumaya gönderilen genç Türk üniversite öğrencileri, gençten ''işadamları'' bir araya geldi mi iş tamam. Tabii tümümüze yakını Alman pasaportlu, Almandan daha şık giyimli, yakışıklı. Hepimiz Almancayı çok iyi konuşuyoruz, çevremiz geniş. Nazik ve de işini bilen becerikli kişileriz! ''Laikler'' istedikleri kadar uğraşsınlar, yırtsınlar, bize engel olamıyorlar. Artık Cem Özdemir gibi politikacılar bile bize arka çıkıyor... Biz de ona Zaman'da köşe verdik, bir şeyler yazsın diye. Almanlar son yıllarda daha çok Arapların peşinde. Arda sırada Milli Görüş'le Süleymancıları denetledikleri de oluyor. Hem bize niçin kötü baksınlar? Biz Hocaefendici'ler bol paralar harcayıp dershaneler, okullar açarak Türk ve yabancı çocukların eğitimine, dolayısıyla da uyumuna destek oluyoruz. Stuttgart'ta açtığımız orta- okul ve lise bize 3 milyon Avro'ya mal oldu. Paranın tümü cebimizden çıktı! Bir araya gelip kurduğumuz ''işadamları derneği'' okulun sponsoru! Tüm ''kazancımız'' Hocaefendi'ye helal olsun! Tabii ben de bu arada rahata kavuştum sayılır. Stuttgart'ın az dışında üç katlı bir villa yaptırdım. Kapısındaki arabalar Mercedes. Bu arada büyük bir marketin de sahibi oldum. Her türlü gıda malzemesi satıyorum. Raflarda her marka rakı ve şarabı da bulabilirsiniz! Ne varmış bunda? ''Laikler'' şaşırıyor. Hele sıkmabaşlı kadın eleman çalıştırmadığımı fark edince daha çok şaşkına dönüyorlar! Sapa yerdeki dükkânımda müşteri az da olsa önemli değil! İşim yine de tıkırında, derneğimiz üyesi diğer ''işadamları'' gibi... Yataktan fırladım. Her yer karanlık. Sağa sola çarparak kendimi odadan dışarı attım. Afakanlar basmıştı. Buzdolabını açtım, soğuk su şişesini ağzıma dayadım, kana kana içtim! Hocaefendi artık rüyalarıma girmeye başlamıştı.
 
www.ahmet-arpad.de

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder